Türkiye’de kentleşmenin hızla artmasıyla birlikte imar planları ve bu planlarda yapılan değişiklikler büyük önem kazanmıştır. İmar planları bireylerin mülkiyet haklarını doğrudan etkileyen kamusal düzenlemeler olup, bu planlarda yapılan değişiklikler zaman zaman kişilerin hak ihlallerine yol açabilmekte ve ciddi uyuşmazlıklara neden olabilmektedir. Özellikle kentsel dönüşüm uygulamalarıyla birlikte bu uyuşmazlıkların sayısı artmıştır.
Kentsel Dönüşüm
6306 Sayılı Kanun (Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun)a Göre:
Kentsel dönüşüm; riskli alanların, riskli yapıların ve rezerv yapı alanlarının yeniden değerlendirilmesi, güçlendirilmesi ya da yıkılıp yeniden yapılması suretiyle afetlere dayanıklı hale getirilmesidir.
Kentsel dönüşüm, özellikle afet riski taşıyan bölgelerde yaşam güvenliğini artırmak ve sağlıksız yapılaşmayı ortadan kaldırmak amacıyla uygulanan çok yönlü bir süreçtir. Bu süreçte hukuki zemin çok önemlidir.
Kentsel dönüşüm projeleri, farklı tarafların birlikte hareket ettiği uzun soluklu süreçlerdir. Bu süreçlerde uyuşmazlıklar ortaya çıkabilmektedir. Kentsel dönüşüm sürecinde ortaya çıkan anlaşmazlıkların çözümü hem hukuki açıdan hem de projelerin gecikmeden gerçekleştirilebilmesi açısından büyük önem taşır.
Kentsel dönüşüm uyuşmazlıklarının çözümünde arabuluculuk önemli bir rol oynamaktadır ve sıklıkla başvurulan bir yöntem haline gelmiştir. Arabuluculuk; tarafların, aralarındaki uyuşmazlığı çözmek amacıyla, gönüllü olarak başvurdukları, tarafsız ve uzman bir üçüncü kişinin desteğiyle yürüttükleri sulh sürecidir. Arabuluculuk zamandan tasarruf sağlar çünkü uyuşmazlık mahkeme sürecine göre çok daha hızlı sonuçlanır ve daha düşük maliyetlidir. Uyuşmazlık tarafların kontrolündedir. Tarafların ilişkisini bozmadan çözüm sağlar. Uzlaşma sağlanamayan durumlarda hukuki çözüm yollarına başvurulabilir. Bu süreçte bir avukattan yardım almak çok önemlidir.
İmar Planı Değişiklikleri:
İmar planı, bir yerleşim alanının mevcut ve gelecekteki kullanım biçimini belirleyen, yapılaşma koşullarını düzenleyen ve kamu yararı gözetilerek hazırlanan planlardır.
İmar planlarında değişiklik yapılmasının temel gerekçeleri şunlardır :
*Kamu yararının yeniden değerlendirilmesi,
*Mevcut yapılaşma koşullarına uygun hale getirme,
*Kentsel dönüşüm projelerinin uygulanması,
*Yeni ulaşım hatlarının veya kamu yatırımlarının gerektirmesi
Kentsel dönüşüm süreci yalnızca yapıların yıkılıp yeniden yapılmasını değil, aynı zamanda da bölgenin imar planlarıyla yeniden düzenlenmesini içerir. İmar planı değişikliği uygulama imar planlarının ihtiyaca cevap vermediği ve uygulanmasında problem çıkan durumlarda planın bir kısmının değiştirilmesi amacıyla yapılır.
3194 sayılı İmar Kanunu doğrultusunda;
*Mevcut imar hakları yeniden değerlendirilir,
*Yoğunluk, yükseklik ve kullanım amacı gibi kriterler planlarla belirlenir,
*Gerekli altyapı ve sosyal donatı alanları (yeşil alan, otopark, yol vb.) planlanır.
Kentsel dönüşüm projelerinin hayata geçebilmesi için imar planı değişiklikleri yapabilir. Belediye veya Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı bu imar planı değişikliklerini gerçekleştirir. Kentsel dönüşüm kapsamında yapılan imar planı değişiklikleri plan bütünlüğüne ve kamu yararına uygun olmalıdır, bu değişiklikler yapının ihtiyaçları göz önünde bulundurularak yapılır. Hukuka aykırı plan değişiklikleri, idare mahkemelerinde dava konusu olabilir. Bu işlemler kamu gücüne dayanarak ve kamu yararı amacıyla tesis edilir. Yapılan değişiklikler taşınmaz sahiplerinin mülkiyet hakkını etkileyebilir. Taşınmaz sahiplerinin itiraz hakkı ve yargı yolu açıktır.